Buzdolabı Satın Alma Rehberi

buzdolabi satinalma rehberi

Tarihte çok da geriye gitmenize gerek yok. Bundan kısa bir süre öncesine kadar mutfağın çoğunlukla sıkıcı ve yer kaplayan elektronik cihazları olarak görülen, bu nedenle de satın alma aşamasında seçimleri kolaylıkla yapılan buzdolapları, bugün karşımıza çıktıkları çeşitli model ve özelliklerle bu süreci “sonunda” karmaşık bir hale getirmeyi başarıyorlar. Ancak endişelenmeyin; biz burada ihtiyaçlarınıza en uygun buzdolabını bulabilmeniz aşamasında size yardımcı olmak için varız.

Yeni bir buzdolabı satın almak uzun süreli ve büyük bir yatırım. Dolayısıyla önerimiz, bu rehberde bahsedilen başlıkları iyice okumanız, ihtiyaçlarınızı doğru bir şekilde saptamanız ve “Satın Al” ya da “Sipariş Ver” tuşuna basmadan önce cihazın teknik özelliklerine dikkatlice göz atmanız olacaktır. Hazırsanız, buzdolabı almadan önce dikkat edilmesi gerekenler konusuna ilk başlıkla start verelim.

1. Önemli olan boyutu
Alacağınız buzdolabının hacmi önemli, evet; fakat ondan daha önemlisi mutfakta buzdolabını yerleştireceğiniz alanın size sağlayacağı serbestî. Bu anlamda, buzdolabı satın alma araştırmasına girişmeden önce söz konusu alanın ölçülerini (tepe dolaplarını da hesaba katarak) iyice hesapladığınıza ve ürünün kapaklarının tam açılmasını zorlaştıracak olası engelleri (cam, mutfak tezgahı vb.) göz önünde bulundurduğunuza emin olun. Ek olarak, bu hesaplamayı yaparken buzdolabının, doğru ve efektif bir şekilde çalışabilmesi adına etrafında yeterli boşluklara sahip olması gerektiğini de unutmayın. Ortalama olarak yanlardan 2,5 cm’lik, arkadan 5 cm’lik ve üstten 10 cm’lik boşluklar ürüne ihtiyaç duyduğu alanı sağlayacaktır.

2. Kullanım alışkanlıklarından ödün yok
Üstten donduruculu mu yoksa alttan donduruculu mu? Bu sorunun yanıtı yine tamamen sizin ihtiyaçlarınıza bağlı olarak şekilleniyor. Temel olarak, eğer taze gıdaları donmuş gıdalardan daha çok tüketiyorsanız, alttan donduruculu bir buzdolabı almanız ergonomik açıdan size kullanım kolaylığı sunacaktır. Tam tersi durumda ise sizin için uygun seçeneği bildiğimiz klasik, üstten donduruculu buzdolapları oluşturacaktır. Bu anlamda piyasada en çok bulunan buzdolabı modellerine kısaca değinecek olursak, karşımıza artıları ve eksileriyle şöyle bir tablo çıkıyor:

Çift kapılı (Üstten donduruculu) buzdolapları
“Buzdolabı” kelimesinin telaffuz edilmesiyle beraber herkesin ilk aklına gelen bu klasik modeller üst tarafta dondurucu bölmeye, alt tarafta ise soğutucu bölmeye yer verirler.

Artılar:
✔ Piyasadaki birçok modele göre daha hesaplıdırlar ve enerji tasarrufu anlamında kârlıdırlar.
✔ Çok sayıda model seçeneğine sahiptirler.
✔ Buzdolabı için ayrılan herhangi bir boşluğa uyacak çeşitli boyutları mevcuttur.
✔ Çok fazla zemin işgal etmeden iç kısımda geniş bir yerleştirme alanı sağlarlar.

Eksiler:
✔ Soğutucu bölmesindeki gıdalara erişim sağlamak için eğilmeniz gerekir.
✔ Limitli dondurucu kapasitesi sunarlar.

Bunu da oku :  Endüstriyel buzdolabı

Kombi tipi (Alttan donduruculu) buzdolapları
Klasik çift kapılı buzdolaplarından en önemli farkı dondurucu bölmenin alt kısımda yer alması olan kombi tipi buzdolapları, soğutucu bölmenin gün içerisinde genellikle daha sık kullanılmasından dolayı vücutta oluşması muhtemel gerilimleri minimum seviyeye indirerek, ergonomik kullanım kolaylığı sağlarlar.

Artılar:
✔ Buzdolabında en sık ihtiyaç duyduğumuz gıdalar göz seviyesinde ve kolay erişim açısında bulunurlar.
✔ Üstten donduruculu buzdolaplarına göre daha geniş dondurucu bölmesine sahiptirler.
✔ Çok fazla zemin işgal etmeden iç kısımda oldukça geniş bir yerleştirme alanı sağlarlar.
✔ Buzdolabı için ayrılan herhangi bir boşluğa uyacak çeşitli boyutları mevcuttur.

Eksiler:
✔ Üstten donduruculu buzdolaplarına göre daha pahalıdırlar.
✔ Üstten donduruculu buzdolaplarına göre daha az model seçeneğine sahiptirler.
✔ Daha az enerji tasarrufludurlar.
✔ Dondurucu bölmesindeki gıdalara erişim sağlamak için eğilmeniz gerekir.
✔ Dondurucu çekmecelerinin düzenlenmesi zorluklar yaratabilir.
✔ Dondurucunun taban seviyesi pozisyonu hemen üstte bulunan sebzeliğin sıcaklığını etkileyerek, dondurucunun meyveleri ya da sebzeleri yakmasına neden olabilir.

Gardırop tipi buzdolapları
Buzdolabını dikine bir şekilde ikiye ayırarak bir kapı aracılığıyla dondurucu bölmesine, diğer kapı aracılığıyla ise soğutucu bölmesine ulaşmanızı sağlayan gardırop tipi buzdolapları (side-by-side), kapıların açılması anlamında diğer model buzdolaplarına göre daha az bir açıklığa ihtiyaç duyarlar ki, bu da onları dar mutfaklar için ideal bir seçim haline getirir.

Artılar:
✔ Genel olarak üstten ve alttan donduruculu buzdolaplarına göre daha geniş bir iç kapasiteye sahiptirler.
✔ Çok sayıda kapı rafı bulundururlar.
✔ Dar bir alanda açılan kapıları sayesinde küçük mutfaklara daha rahat bir şekilde sığarlar.
✔ Cömert dondurucu bölmeleri sayesinde donmuş gıdaların saklanmasına fazla sayıda raf ve alan sağlarlar.
✔ Birçok modelde entegre buz ve su pınarının yanı sıra kapı alarmı gibi kullanışlı özelliklere de yer verirler.
✔ Şık ve modern bir görünüme sahiptirler.

Eksiler:
✔ Üstten ve alttan donduruculu buzdolaplarına göre daha pahalıdırlar.
✔ Hem dondurucu hem de soğutucu bölmesindeki raflar dar bir yapıdadırlar; bu da buzdolabında büyük servis tabakları (örneğin pastalar için) kullananlar açısından ideal bir durum oluşturmaz.
✔ Zemini önemli ölçüde işgal ederler.
✔ Mevcut olması durumunda buz ve su pınarı, dondurucu bölmesinin daha az genişlikte olmasına neden olur.
✔ Mutfak köşesine yerleştirilemezler.

Çok kapılı (Fransız kapı) buzdolapları
Genel olarak üç ya da dört kapıdan oluşan çok kapılı buzdolapları, kombi tipi buzdolaplarının çekmeceli dondurucularını gardırop tipi buzdolaplarının yana açılır kapıları ile tek bir model altında bir araya getirir. İki çekmeceli dondurucunun bulunduğu bazı modellerde üst çekmece bel hizasında yer alır ki, bu da sizi aşağı fazla eğilme zahmetinden kurtarır. Bu kategorideki bir ürünü ayrıca uygun olan ya da yaptırabileceğiniz kabinlerin içine yerleştirerek kamufle edebilir, mutfağınıza yekpare bir görüntü verebilirsiniz.

Artılar:
✔ Cömert bir iç kapasiteye sahiptirler; bu anlamda geniş ailelerin ve misafir ağırlamayı sevenlerin karşısına oldukça ideal bir seçenek olarak çıkarlar.
✔ Geniş rafları sayesinde büyük servis tabaklarına da sorunsuz bir şekilde yer sağlarlar.
✔ Çok sayıda kapı rafı bulundururlar.
✔ Seçeceğiniz modele bağlı olarak enerji tasarruf modu, hızlı soğutma ya da çocuk kilidi gibi birçok kullanışlı özelliğe yer verirler.
✔ Son moda bir görünüme sahiptirler.

Bunu da oku :  Buzdolabının icadı

Eksiler:
✔ Pahalıdırlar.
✔ Üstten donduruculu buzdolapları kadar enerji tasarruflu değildirler; fakat birçok yeni modelde enerji tasarruf fonksiyonları gözlemlenebilir.
✔ Zemini önemli ölçüde işgal ederler.
✔ Kapı aralıklarından geçirilmeleri güçtür.
✔ Dondurucu bölmesindeki gıdalara erişim sağlamak için eğilmeniz gerekir.

3. Kapasiteden konuşalım, sınırlarımızı bilelim
Tek kişi misiniz, çift mi, yoksa bir aile mi? Medeni halinizin bizi ilgilendiren kısmı yalnızca size yeni satın almayı planladığınız buzdolabının ortalama kaç litre olması gerektiğinden ibaret; inanın. Evdeki kişi sayısına, ne kadar gıda tükettiğinize ya da buzdolabına kaç adet tencere sığdırmanız gerektiğine bağlı olarak değişkenlik gösterebilecek bu konu, her diğer konunun da olduğu gibi kabaca bir hesaplama ölçütüne sahip, kuşkusuz. Bu ölçütün genel olarak önerdiği ise, evde yaşayan her bir yetişkin için 110 litre ile 170 litre arasında bir taze saklama alanını göz önünde bulundurmanız.

Bu doğrultuda yine genel olarak çift kapılı buzdolaplarının 400 ile 620 litre, kombi tipi buzdolaplarının 540 ile 710 litre, gardırop tipi buzdolaplarının 620 ile 850 litre, çok kapılı buzdolaplarının ise 620 ile 710 litre arasında bir kapasiteyle karşımıza çıktıklarını söyleyebiliriz.

4. Enerji konusu elzem
Buzdolabı bir çamaşır makinesi, bir bulaşık makinesi ya da bir elektrikli süpürge değil; 7/24 elektrikle beslenmesi gereken bir cihaz. Denklem basit: Elektrik yok, buzdolabı yok; buzdolabı yok, taze gıda yok. Bu noktadan hareketle buzdolabının enerji tüketimi anlamında etkin bir şekilde çalışması için sahip olduğu enerji sınıfına dikkat edilmesi, satın alma aşamasındaki önemli kriterlerden bir diğeri olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü enerji verimli ev aletleri kullanarak yalnızca sürdürülebilirliğe katkıda bulunmayarak, aynı zamanda elektrik faturalarınızda da önemli ölçüde bir azaltmaya gitmiş oluyorsunuz. Her ne kadar enerji verimliliği yüksek olan cihazların fiyatları benzer modellerden daha pahalı olsa da, bu cihazların satın alınması sırasında ödenen artı fiyat farkının daha sonradan elektrik faturalarındaki düşüş ile kullanıcıya geri döndüğünü ve bir kazan-kazan durumunun ortaya çıktığını aklınızdan çıkarmayın.

Bunu da oku :  Buzdolabı servisi

Buzdolapları söz konusu olduğunda “A+++”dan “D”ye en çok 7 sınıfın bulunduğu enerji sınıflandırmasında “A” ve üzeri işarete sahip olan cihazlar, verimlilik anlamında ortaya en iyi performansı koyarlar. Unutmadan belirtmek de gerekir ki, yüksek verimli ve çok düşük verimli cihazlar arasında %60’ın üzerinde enerji tüketim farkı bulunur.

5. Ve daha neler neler
Teknolojinin gelişimi yalnızca kişisel elektroniğe yaramıyor elbette; bu süreçten buzdolabı ve çamaşır makinesi gibi beyaz eşyalar da olabildiğine kârlı çıkıyorlar. Çıksınlar da zaten. Tüketiciler olarak biz, sahip olduğumuz ya da olacağımız beyaz eşyalara eklenen yeni teknolojik özellikleri kullanmaktan memnuniyet duyarız. Peki bu özelliklerden yeni nesil buzdolapları için öne çıkanları hangileri? Bakalım.

NoFrost: Gerek dondurucu gerek soğutucu bölmesindeki karlanma ve buzlanma problemlerinin önüne geçen NoFrost buzdolabı teknolojisi, soğuk havanın buzdolabı içerisine daha iyi bir şekilde dağıtılmasını sağlar.

Anti-finger: Anti-finger, inox buzdolaplarının en büyük handikaplarından biri olan parmak izinin cihaz üzerinde kolayca kalması (bu nedenle de sürekli temizlenmesinin gerekmesi) problemini ortadan kaldırır. Böylelikle siz de cihazı rahat rahat elleyebilirsiniz.

Buz ve su pınarı: Birbirinden ayrı çıkışlara sahip olan ve kendilerine buzdolabı kapısının üzerinde yer edinen buz ve su pınarı özellikleri, suya ve buza ihtiyaç duyduğunuz her an buzdolabının kapısını açma gerekliliğinizi ortadan kaldırır. Bu da kapısını açmadığınız bölmelerdeki ısının korunmasına yardımcı olur. Fakat belirtmemiz gerekir ki bu özellik, eğer ondan sık sık faydalanacaksanız ekstra para harcamaya değerdir. Modelleri karşılaştırırken kullanmayı planladığınız cam eşyaların su pınarına uyum sağlayacağından muhakkak emin olun.

Uyarı sistemi: Buzdolabının gün içerisindeki sürekli kullanımı nedeniyle önemli bir özellik olarak karşımıza çıkan uyarı sistemi, genel olarak buzdolabının herhangi bir kapısının açık kalması durumunda sesli olarak ikaz sinyalleri gönderir. Siz de bu ikazı duymanız üzerine söz konusu kapıyı kapatarak, hem buzdolabının gereksiz bir şekilde çalışmasının hem de daha fazla enerji harcanmasının önüne geçersiniz.

İyi alışverişler!

5/5 - (3 votes)
(Visited 270 times, 1 visits today)

Related posts

Leave a Comment